Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi’nin (THTM) NATO’ya karşı başlattığı kampanya devam ediyor. Son olarak İstanbul’dan Adana İncirlik’teki NATO Üssü’ne iki haftalık bir yürüyüşün düzenlendiği kampanyaya bağlantı işçilerinden de takviye geldi. İşverenlerin Ensesindeyiz Bağlantı İşçileri Dayanışma Ağı’nın hazırladığı “Kapkara Haykıran Puntolarla: Manşetleri NATO’ya Karşı Atıyoruz” başlığı ile hazırlanan stant 6 Ekim Pazar günü Ankara’da açıldı. Büyük ilgi gören standın İstanbul’daki açılışı 13 Ekim Pazar günü saat 16.00’da Kadıköy Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.
Türkiye’nin NATO üyesi olduğu 1952 yılı prestijiyle yazılı basındaki NATO aykırısı manşet, haber, fotoğraf ve karikatürlerin derlendiği 20 gazete ve mecmuanın örnekleri yer alıyor. Çok sayıda gazetecinin şahsî arşivinden yararlanılan ve Türkiye Toplumsal Tarih Araştırma Vakfı’nın (TÜSTAV) katkılarıyla hayat bulan çalışma 20 Ekim’e kadar NHKM’de sergilenecek.
(Serginin Ankara açılışından)
PE Bağlantı Emekçileri’nden Merve Güzey Odatv’ye standa ait bilgi verdi. Standın hazırlık evresinde ağır bir arşiv taraması yaptıklarını ve NATO’nun gerçek yüzüne ait tarihi nitelikteki kaynaklara ulaştıklarını belirten Güzey şöyle konuştu:
“Basın, yalnızca haber aktarmakla yetinmez; basının vazifesi halkın “uyumayan gözü” olmak, olayları tüm gerçekliğiyle ortaya koymak, görünenin gerisine işaret etmek ve yaşananları toplumsal bağlamıyla aktarmaktır. Bu sorumluluğun en değerli boyutlarından biri de NATO isimli terör örgütünün yarattığı vahşeti, savaş çığırtkanlığını açığa çıkarmak ve ona karşı durmaktır.
(PE Bağlantı Emekçileri’nden Merve Güzey)
Biz gazeteciler olarak, NATO’nun yalnızca Türkiye’nin değil, tüm bölgenin geleceğini karanlığa sürükleyen, bağımsızlığımızı tehdit eden, emperyalizmin taşeronluğunu yapan bir yapı olduğunu biliyoruz. NATO, ülkemizdeki varlığıyla savaşı, kaosu ve yıkımı legalleştiren bir işgal gücüdür. Bu tehlike karşısında basın işçileri olarak sessiz kalmamız düşünülemez; bilakis, NATO’ya karşı kararlı ve örgütlü bir çaba yürütmek bizlerin tarihi ve toplumsal sorumluluğudur.
Çünkü bu ülkede gerçek bir gazetecilik; eşitlik, özgürlük ve bağımsızlık gayretinden kopuk düşünülemez. Bu stantla, NATO aksisi manşetleri bir ortaya getirerek ülkemizin anti-emperyalist birikimini ve yurtsever uğraşını bir kere daha görünür kılmak istedik. Basının tarihî sorumluluğunu tekrar hatırlatmak için bu sergiyi hazırladık.
‘SERGİMİZ ANKARA’DA İLGİYLE KARŞILANDI, SIRA İSTANBUL’DA’
Ankara’da açılışını yaptığımız standımız büyük bir ilgiyle karşılandı ve artık, 13 Ekim Pazar günü İstanbul Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde İstanbullularla buluşacak. Standımız, çok sayıda kaynağın titizlikle tarandığı, değerli isimlerin arşivlerini açtığı ve arşiv niteliği taşıyan bir emek eseri oldu. İstanbul’da, Ankara’dakine ek olarak yeni evraklar ve bir Filistin köşesi de yer alacak.
Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yurtsever gazeteciliğin yakın tarihini İstanbullular ile buluşturmuş olacağız. Tüm basın işçilerini standımıza bekliyoruz. Dayanışmamız, standımızın bildirisini daha güçlü kılacaktır.”
Büşra İlaslan