Trendyol Harika Lig’in 7. haftasında Antalyaspor ile Fenerbahçe kozlarını paylaştı. Corendon Airlines Park’ta oynanan karşılaşma, sarı – lacivertlilerin 2-0’lık üstünlüğüyle sonuçlandı.
Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golleri 63. dakikada Dusan Tadic ve 81. dakikada kendi kalesine Thalisson kaydetti.
Bu skorun akabinde puanını 16’ya yükselten Fenerbahçe, 2. sıradaki yerini korudu ve önder Galatasaray ile ortasındaki puan farkını 3’e indirdi.
Yazarlarımız Uğur Meleke ve Engin Kehale, müsabakanın akabinde köşelerinde değerlendirmelerde bulundu.
İşte yorumlar:
Uğur Meleke: Mourinho neden hiç Djiku-Becao ile başlamıyor?
Fenerbahçe Eylül ayı içinde 4 resmi maç oynadı. Kasımpaşa, Galatasaray, Union ve Antalya ile… Bu bir ayda benim hesaplamalarıma nazaran kabaca toplam yalnızca 40 dakika yeterli futbol oynadı Fenerbahçe. Kasımpaşa önünde 5 dakika, Galatasaray’a karşı 15, Union’a ve Antalya’ya da bir 10’ar dakika… Koca bir ayda toplam yalnızca 40 dakika yeterli futbol oynayan bir grup. Kulübesinde Mourinho, alanda Dzekolar, Tadicler, Maximinler, kenarda İrfanlar, Kosticler… Lakin Mourinho için bir karşılaşmada 10-15 dakika âlâ futbol oynayıp skoru almak genelde kâfi.
iLK YARI VASATI AŞAMADI
Dün Antalya’da birinci yarıda Fenerbahçe yeniden vasatı aşamadı. Tekrar genelde stoperler Çağlar-Becao ile santrfor Dzeko ortasındaki aralık 50-60 metreydi. Fenerbahçe yeniden önde göstermelik bir baskı yaptı. Haliyle bu preslerden sonuç alamadı. Üstelik Antalya’nın yaptığı baskılarda da iki defa fire verdi sarı-lacivertli takım. Şayet Mourinho birinci yarının sonunda Kostic ve Fred’i oyuna sokmasaydı, Fenerbahçe artık vasatlığı kanıksıyor diyecektim bu yazıda.
HÂLÂ 2 TEMEL SORUN VAR
Mourinho 46’da Kostic ve Fred’i soktu, Fenerbahçe bir 10-15 dakika canlandı. 63’te de Fred’in büyük rol oynadığı bir golle galibiyet sayısını buldu. Bu sayının avantajı ve Fred farkıyla ikiyi de buldu daha sonra. Lakin bence Fenerbahçe’nin hâlâ iki temel sorunu var:
BÜTÜNCÜL BiR PERFORMANS YOK
1- Fenerbahçe bu dönem 12 resmi maç oynadı, Rize ve Alanya karşılaşmaları dışında bütüncül bir güzel performans sergilemedi. Modül parça uygun performanslar var, lakin 10-15 dakikaları aşmıyor bu kısımlar. Benim merakım şu: Mourinho daima bu pragmatik yaklaşımla mı devam edecek? Bir maçta 10-15 dakika âlâ futbol kâfi midir Portekizli için?
TOPU KAZANMAK iSTEMiYOR MU?
2- Mourinho savunmada Çağlar-Becao’yu denedi. Çağlar-Djiku’yu denedi. Çağlar-Oosterwolde’yi denedi. Ancak 12 resmi maçın birine bile geçen dönemin as ikilisi Djiku-Becao ile başlamadı. Halbuki Djiku-Becao ikilisi savunmayı çok daha fazla öne taşıyor, tamamlanamayan ataklarda geri kazanma mühletini kısaltıyorlardı. Sanki Mou’nun bu türlü bir maksadı yok mu? Tamamlanamayan ataklarda topu çabucak geri kazanmak ve atak sürekliliği sağlamak istemiyor mu?
Engin Kehale: Fred varsa hayat var
Bir Fenerbahçeli taraftarının, Antalya’da top santra noktasına koyulduğunda grubundan tek bir beklentisi vardı: Tepki. Galatasaray güle oynaya giderken beklenmedik bir anda puan kaybetmiş, sarı lacivertliler için derbinin yaralarını sarma imkânı doğmuştu.
MOURiNHO iÇiN UYARI
Jose Mourinho’nun alana sürdüğü 11 ise çimlerin üzerinde öbür bir bildiri veriyordu. Yavaş, temposuz, oyun kurmada ve rakibe baskı yapma konusunda zahmetli, en kıymetlisi de temassız bir oyun vardı Fenerbahçe’den. Antalyaspor topla çıkarken iki üç pasla baskıyı kırıp, 45 dakikayı istediği üzere yönetmeyi başardı. Szymanski’nin maçın başındaki net durumu dışında hiç varlık gösteremediler. Bunun tekrarlanan bir imaj olması, Portekizli teknik adam için bir ihtar niteliğinde.
2. YARIDA FARK YARATTI
Mourinho’nun müşahedeleri de üstteki satırlar ile paralel olacak ki soyunma odası dönüşü iki değişiklik vardı. Kostic-Fred ikilisinden Brezilyalı, ikinci yarıda farkı yaratan isimdi. Fred’in en değerli özelliği, ayağına gelen topu çok çabuk arkadaşlarına aktarabilmesi. Oyunun suratını inanılmaz artırıyor. Gerçekten Szymanski’nin üst üste kaptığı toplardan birinde, Brezilyalının Tadic’i görmesi golü getirdi. 1 saniye geç kalsa, tahminen ofsayt olacaktı ve Tadic’in yerine İrfan Can oyuna girecekti.
TADiC’i SAĞDAN KURTARMALI
Jose, golden sonra hazırladığı değişiklikleri yapmadı. Sonrasında ise Becao’yu stopere, Jayden’ı sola, Kostic’i ise kanata atarak daha istikrarlı bir yapıya döndü. Portekizlinin bir halde Tadic’i sağ çizgi civarından kurtarması gerekiyor. Topla tempolu bir oyuncu olmadığı için kaleye uzak kaldığında aktifliği azalıyor. Merkeze geldiğinde ise goldeki üzere, ofsayttan sayılmayan Dzeko’nun golündeki üzere bir anda sorun çözücü oluyor. Tekrar Fred’le başlayan atakta Kostic’in ortasını kendi kalesine gönderen Thalisson, maçın son kısmında sarı lacivertli taraftarlara “acaba” dedirtmedi. Başladığımız üzere bitirelim. İkinci yarıdaki tepki kıymetli lakin boşa geçen 45’lerin de bir manası olmalı…