New York Belediye Başkanı Eric Adams, geçen hafta açıklanan iddianamede yer alan “rüşvet” suçlamasına itiraz etti. Adams, avukatları aracılığıyla mahkemeye sunduğu dilekçede, iddianamede yer alan aleyhindeki “rüşvet” suçlamasının düşürülmesini talep etti. Adams’ın avukatları, iddianamedeki suçlamanın rüşvet tarifine uymadığını ve federal bir kabahat teşkil etmediğini savundu.
‘TÜRKEVİ’NİN AÇILIŞINA KATKI SAĞLADIĞI SAVI GERÇEK DEĞİL’
VOA Türkçe’den Can Kamiloğlu’nun aktardığına nazaran avukatları, Adams’ın Brooklyn Belediye Başkanı olarak görev yaparken Manhattan’da hiçbir yetkisinin olmadığı Türkevi binasının açılması için ruhsat verilmesine yardımcı olamayacağını vurgulayarak, “Bazı seyahat avantajları karşılığında Türkevi’nin açılışıyla ilgili tüzel prosedürde menfaat karşılığında katkı sağladığı” savının gerçek olmadığını savundu.
Savcılık, Adams’ın ve yanındaki adamlarının kurdukları “rüşvet ağını”, işledikleri hataları gizlemek için geçersiz evrak kayıtları düzenlemek, uygulamalarda şifreli iletileşmek, bağışçılarla anlaşıp bu bağışçılar ismine farklı isimlerin kampanyaya “naylon bağışlar” yaptırarak yıllardır devam eden bir planlanmış aldatma modeli olduğunu sav ediyor.
TÜRK DİPLOMATLARLA PLANLANMIŞ ÇIKAR İLİŞKİLERİ
Savcılığın Adams aleyhine hazırladığı iddianame tamamında, belediye liderin Türk diplomatlar, Türk bürokratlar ve Türk iş insanlarıyla kurduğu “planlanmış çıkar ilişkisinde”, nüfuzunu kullanmak istediklerini bile bile razı geldiği ileri sürülüyor..
Eric Adams’ın çarşamba günü yapılacak duruşma öncesinde mahkemeye sunulan 25 sayfalık “rüşvet” suçlamasını itiraz ve suçlamanın düşmesiyle ilgili dilekçede, “savcıların yıllarca Adams’a karşı federal bir rüşvet suçlaması yaratmaya uğraştıklarını lakin kabahat bulamayınca rüşvet cürmü ile ilgili yalnızca birkaç muğlak iddiayı iddianameye eklediklerini ve bu teorilerini de rüşvet olarak adlandıkları” belirtildi.
Avukatları “rüşvet” savlarını, “Bu harikulâde muğlak tez. İddianamede, Adams’ın İtfaiye Müdürü’ne, Türkiye Cumhurbaşkanı’nın ziyareti için konsolosluğun muhtaçlık duyduğu bir inşaat müsaadesi hakkında üç bildiri gönderdiği belirtilse de Adams’ın elde ettiği seyahat avantajları karşılığında bu aksiyonu gerçekleştirmeyi kabul ettiğine değinilmiyor. Bu iddianameyi hazırlayan savcılar, ellerinde bu savlarını destekleyecek rastgele bir ispat olsaydı esasen bunu sunarlardı. Lakin yok ve Adams’ın bu türlü bir muahede yapmadığını biliyorlar” dedi.
‘ADAMS’IN YETKİ ALANINDA DEĞİLDİ’
Avukatları, Türkevi konusundaki tezlerin kabul edilemeyeceğini, Adams’ın kelam konusu savlarla ilgili iletilerin atıldığı belirtilen zamanda Brooklyn Belediye Başkanı olarak görev yaptığını vurgulayarak, “Söz konusu tezler hakikat değildir. Manhattan’da bulunan bir bina olan Türkevi’ne kolaylık sağlanması o sırada Brooklyn Belediye Başkanı olan Adams’ın yetki alanı ve yetkisi dışındadır” tabirine yer verdi.
Adams’ın avukatları, savcıların Türkevi’nin yangın müsaade sıkıntısında yardımcı olması karşılığında menfaat elde etmeyi kabul ettiğine dair iddianamede rastgele bir somut delilin sunulamadığını belirterek, “Adams’ın, İtfaiye Müdürü’ne gönderdiği tez edilen üç zararsız ileti, rüşvet için gerekli olan ‘resmi eylem’ çeşidinin çok gerisinde kalmaktadır. Rüşvet suçlaması reddedilmelidir” tabirini kullandı.
(ALINTI)